Prof. Dr. İftahar Köksal Covid-19'a karşı aldığımız tüm korunma önlemlerine yaz aylarında da ödün vermeden devam etmemiz gerektiğini belirterek, "Bu yaz mevsiminin geçmiş yıllardaki yaz mevsiminden farklı olacağını şimdiden kabul etmemiz ve kendimizi buna alıştırmamız gerekiyor" diyor. Ancak coronavirüse karşı önlem almaya devam etsek de, yaptığımız bazı hatalar korunma şansımızı düşürmesinin yanı sıra virüsün çevreye bulaşmasına da neden olabiliyor" dedi.
Yaz mevsiminde dış ortamlarda daha çok zaman geçiriyor, bulunduğumuz mekanlarda kapı ve pencere açarak ortamın havalanmasını sağlıyoruz. Buna güneşin ultraviyole ışınlarının yaz aylarında etkilerini daha fazla gösteren güçleri de eklenince, toplumda yaz mevsiminde koronavirüsün (Covid-19) daha az risk oluşturacağına yönelik bir kanı var. Oysa diğer solunum yolu virüslerinden farklı özellikler sergilediği için Covid-19'un sıcak havalarda da bulaşma riski devam ediyor.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftahar Köksal bu nedenle Covid-19'a karşı aldığımız tüm korunma önlemlerine yaz aylarında da ödün vermeden devam etmemiz gerektiğini belirterek, "Bu yaz mevsiminin geçmiş yıllardaki yaz mevsiminden farklı olacağını şimdiden kabul etmemiz ve kendimizi buna alıştırmamız gerekiyor" diyor. Ancak koronavirüse karşı önlem almaya devam etsek de, yaptığımız bazı hatalar korunma şansımızı düşürmesinin yanı sıra virüsün çevreye bulaşmasına da neden olabiliyor.
Prof. Dr. İftahar Köksal yaz mevsiminde Covid-19'a karşı dikkat etmemiz gereken 8 hatalı alışkanlığı anlattı, önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
Hata: Maske takmamak
Doğrusu: Maske kullanılmaması virüsün bulaşma ve yayılma riskini artırıyor. Özellikle de masa çevresinde veya güneşlenirken şezlong üzerinde sohbet ediliyorsa, maske yoksa ve sosyal mesafeye de dikkat edilmiyorsa risk daha da yükseliyor. Bu nedenle sıcak havalarda kullanımı zahmetli ve zor olsa da maske takmayı asla ihmal etmeyin.
Hata: Maskeyi değiştirmemek
Doğrusu: Virüsün bulaşma riskini artıran ve sağlığımızı riski atan faktörlerden biri de, maskeyi hatalı kullanmak. "Yaz mevsiminde sıcaktan nemlenen maske mutlaka değiştirilmeli" uyarısında bulunan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftahar Köksal "Çünkü nemli maskeyi kullanmak bakterilerin daha kolay üremesine neden olacağından dermatit başta olmak üzere cilt enfeksiyonlarına yol açabiliyor. Ayrıca kullanılmış maske asla ortalığa bırakılmamalı ve tıbbi atık kaplarına bırakılmalı" diyor.
Hata: 8 metre kuralına uymamak
Doğrusu: "Eğer kişiler açık havada tek başına ve kimseyle konuşmadan yürüyüş veya spor yapıyorlarsa, çevrede de kimse yoksa maske takmayabilirler." diyen Prof. Dr. İftahar Köksal, spor yaparken dikkat etmemiz gereken önemli bir kuralı şöyle anlatıyor: "Dururken kişiler arasındaki mesafe maskeli olarak 1.5-2 metre olabilir. Ancak yürürken veya koşarken hava hareketi ve rüzgar oluşacağı için bu mesafe daha da artırılmalı. Çünkü bu rüzgar hapşırma ve öksürme sırasında saçılan partiküllerdeki virüsün arkamızda 8 metreye kadar yayılmasına neden olabiliyor. Dolayısıyla sosyal mesafeye dikkat etmek ve maske kullanmak yaşamsal önem taşıyor."
Hata: Eldiven takmak
Doğrusu: Toplumdaki yaygın inanışın aksine sık sık değiştirmedikçe eldiven COVID-19'dan korumadığı gibi, güven hissi oluşturması nedeniyle ellerin yüzeylerle fazla temas etmesine, bunun sonucunda da dokunulan yüzeylere virüsün bulaşmasına yol açabiliyor. "Ayrıca eller terledikçe eldivenlerin içi ıslanacak ve bakteriler ile mantarlar faaliyete geçecektir" uyarısında bulunan Prof. Dr. İftahar Köksal; "Eldiven diğer mevsimlerin yanı sıra yaz mevsiminde de takılmamalı. Eller sık sık su ve sabunla yıkanmalı ya da el dezenfektanı ile kolonya gibi antiseptiklerle ovulmalı. Elleri çevreye değdirmekten mümkün olduğunca kaçınılmalı. Temas riskini minimize etmek için mecbur kalmadıkça sokağa çıkmamaya da devam edilmeli" diyor.
Hata: Saçları uzatmak, sakal bırakmak
Doğrusu: Saç ya da sakal COVID-19'un bulaşmasını doğrudan etkilemese de, daha fazla terlemeye yol açacağı için ellerin yüze ve boyun bölgesine temas etme riskini artırıyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İftahar Köksal, "Bu nedenle özellikle yaz mevsiminde erkeklerin sakal bırakmamaları, kadınların da saçlarını toplamalarını öneriyoruz. El hijyenine dikkat edilmesi ve bulaşma riski nedeniyle kuaföre gitmekten mümkün olduğunca kaçınılması da çok önemli" diyor.
Hata: Bolca su içmemek
Doğrusu: Yeterince su tüketmek metabolizmayı hızlandırmasının yanı sıra koronavirüsün vücudumuzdaki mukozalardan hücrelerin içine girişini de güçleştiriyor. Bu nedenle yaz mevsiminde en 2 litre su içmeyi asla ihmal etmeyin. "Kendi suyunuzu mümkün olduğunca yanınızda taşıyın" önerisinde bulunan Prof. Dr. İftahar Köksal, "Dışarıdan satın aldığınız su şişesinin ağız kısmına başkası dokunmuşsa, virüsün kapağını açarken elinize ve içerken ağzınıza bulaşma riski var. Suyu dışarıdan almak zorunda kalmışsanız elinizi ve şişenin ağız kısmını mutlaka dezenfekte edin" diyor.
Hata: Tatili kalabalık mekanlarda geçirmek
Doğrusu: Yaz ayları denildiğinde çoğumuzun aklına gelen ilk şey, tatil oluyor. Ancak koronavirüsten korunmak için kalabalık ortamlardan uzak, açık havada, doğayla iç içe olabileceğiniz bir tatil planı yapmalı, bu mümkün değilse tatil arzusunu gelecek yıla ertelemeli ve evde bir tatil havası yaratmalısınız.
Hata: Sık sık banyo yapmamak
Doğrusu: Yaz mevsiminde serinlemek ve kişisel hijyeni sağlamak için sık sık banyo yapmak çok önemli. Akşamları saçlarınızı ve vücudunuzu yıkamanız vücudunuza bulaşmış olma riskine karşı da önemli bir korunma yöntemi olacaktır. Banyo sırasında sabun ya da şampuan yeterli arınmayı sağlayacaktır.