TATİL & TURİZM

Karlar altında beyaza bürünmüş halde görülmesi gereken 6 şehir

Bahar ve yaz aylarının cıvıltısı, yerini beyazın sadeliğine bırakır. Belgrad, Budapeşte, Kopenhag, Prag, Stockholm ve Viyana. Kar manzaralarına dahil olmadan bu kentleri gerçekten tanıdığını düşünmemelisin.

Bazı şehirler var ki mevsimler dönüp de kış aylarına gelindiğinde ayrı bir elbiseye bürünürler. Bahar ve yaz aylarının cıvıltısı, yerini beyazın sadeliğine bırakır. Bu şehirleri daha önce ziyaret etmiş olanlar bilirler ki henüz karlar altında görmedilerse şehri tamamen keşfetmiş sayılmazlar. Çünkü ne karakteri aynıdır ne kokusu ne de sesleri. Belgrad, Budapeşte, Kopenhag, Prag, Stockholm ve Viyana. Kar manzaralarına dahil olmadan bu kentleri gerçekten tanıdığını düşünmemelisin. Tabii seyahate çıkmadan önce yanına kalın eşyalar almayı unutma, özellikle içlik ve su geçirmez botlar şart! Bu hatırlatmayı yaptığımıza göre gelelim karlar altında bir kartpostal gibi görünen Avrupa'nın o kadim ve görkemli şehirlerine.

Belgrad: Kışın Büyüsünün Keyfini Çıkar Tuna ve Sava nehirlerinin can verdiği Belgrad, kış mevsiminde apayrı bir büyüye sahip. Özellikle aralık-ocak aylarında kendini gösteren bu güzellik meydanlara yayılıyor, sokakları süslüyor ve bu sebeple de turistlerle dolup taşıyor. Knez Mihailova’da yürüyüp ardından Kalemegdan’ın yani Kale Meydanı’nın göz alıcı görüntüsüne kendini bırakmayı ihmal etmemeni öneriyoruz. Sava Nehri üzerindeki Avrupa’nın en büyük yapay adası Ada Ciganlija’da buz pateninin ücretsiz olduğu da aklında bulunsun.

Budapeşte: Görkemli Bir Atmosfer Hemen yanında tarihi bir kale uzanan bir buz pateni pistini ve lapa lapa yağan karların altında bu pistte kaydığını düşün. Budapeşte’ye gittiğinde sadece düşünmekle kalmayacak, bu masalsı atmosferi birebir yaşayacaksın. Görkemli bir atmosfere sahip olan Budapeşte, kış mevsiminin beyazlığıyla seni kendine hayran bırakacak.

Kopenhag: Huzurlu Bir Şehir Ziyareti Bu şehri kışın karlar altında ziyaret edecek olan şanslı azınlık içindeysen Kopenhag’ın Avrupa’nın en pahalı şehirlerinden biri olduğu bilgisini bir kenara bırakabilirsin. Huzurlu ve refah dolu bu kenti kışın ziyaret etmenin keyfi bir başka. Dönemsel olarak daha ucuz uçak bileti ve ekonomik konaklama imkanları ile hem bütçene uygun hem de sakin bir tatil fırsatı yakalayabilirsin. Şehrin sembolleri arasında yer alan buz pateni ve sıcak çikolata ikilisini ise mutlaka denemelisin.

Prag: Romantizme Yolculuk Aralık ayını geçip de kışın kalbine doğru ilerlediğimizde Prag dünyanın en romantik yerlerinden birine dönüşüyor. Noel için kurulan rengarenk pazarlarından tut, her tarafta boy gösteren buz pateni alanlarına ve bohem festivallerine kadar her şey bu şehrin büyüsünü bir adım öteye taşıyor. Görkemli katedralleri, Arnavut kaldırımlı sokakları, büyüleyici mimarisi karların altında masalsı bir hal alıyor.

Stockholm: Buz Pateni Zamanı Stockholm’e geldiysen ne kadar düşüp kalktığın önemli değil. Bir kere Kungstradgarden’da buz pateni yapman lazım! Hemen buz pistinin kenarına kendi barbeküsünü getiren İsveçlilere katılabileceğin gibi kendi partini de başlatabilirsin. Şehrin kuzeyine, Laponya’ya doğru yapacağın bir günübirlik gezi ise sana doğanın beyaz mucizesinin en etkileyici manzaralarını sunacak; aklında bulunsun.

Viyana: Bu Kış Filminin Başrolü Sensin Viyana’nın karlar altındaki sokaklarında yürürken kendini bir film sahnesinde hissetmemen için hiçbir sebep yok. Işıklar, renkler, karakterler, dekor ve konser salonlarından yükselen sesler ile her şey bambaşka akmaya başlayacak. Mimari, sanat ve gurme lezzetler de bu seyahati farklı bir güzelliğe dönüştürecek. Kış aylarında ziyaret etmek için Viyana gerçekten güzel bir seçim.